Günün Mesajı

28/06/2016 - YAKIN ARKADAŞLARINIZI ESAS DANIŞMANLARINIZ YAPMAK YANLIŞTIR

Sana dost olması için yetiştirdiğin kişileri
RAB başına yönetici atayınca ne diyeceksin?
Doğuran kadının çektiği sancı gibi
Seni de ağrı tutmayacak mı?

Yeremya 13.21

Rab’bin Sözünü dinlemeyen tüm insanlar nasıl da büyük sıkıntılardan geçiyorlar! Lütfen Yeremya 13. Bölümü okuyun ve hala Tanrısal uyarılara kulak asmayanları bekleyen tehlikelere karşı gözünüzü açın. Kibir asla Rab’be ait olduğunu söyleyen kişilerin sözlüğünde olmamalıdır. Rab Sözünde sadece şehvet ve zina ile ilgili günahları işleyenleri uyarmakla kalmaz, aynı zamanda kendi halkı olmaya çağırdığı, O’nun isminin gücünü bilen, O’na ün, övgü ve onur getirmesini istediği kişilerden birçoğunun da En Yüce Olan’ı dinlemediğini söyler (Yeremya 13.11).

 

Rab’bin bir çocuğunun başına gelebilecek en kötü şey Rab’bi dinlemeyi bırakıp dünyayı dinlemeye başlamasıdır. Rab’bin Sözünü okuduğumuzda her türlü günah hakkında uyarılırız. Ne zaman Rab’bin Tanrısal bir buyruğunu yerine getirmezsek günah işlemiş olduğumuzu da buradan öğreniriz. Bunu aklımızda bulundurmalı ve ‘modern yaşam’ denilen yaşam tarzına göre yaşamamalısınız. Bu bir başka ifadeyle ‘’aynen kayıp olanların yaşadığı gibi’’ yaşamaktır (Efesliler 4.17) Unutmayın, kayıp olanlar yanlışlarını göremezler. Bu yüzden de er ya da geç büyük bedeller öderler.

 

Rab’bin bir çocuğu Rab’bi efendisi ve en baş danışmanı olarak aldığında kimse onu yenilgiye uğratamaz. Ama bazıları rehberleri olarak Rab’bi almak yerine ‘’yakın arkadaşlarım’’ dediği kusurlarla dolu insanları tercih etmişlerdir. Rab’bin halkı düşmüştür çünkü Rab’den uzaklaşmışlardır! Kibrin kendilerini yönlendirmesine izin vermişlerdir. Rab’bin yüreği yerine kendi yüreklerinin isteklerine teslim olmuşlardır. Birçokları hizmet etmek ve önlerinde boyun eğmek için tuhaf ilahlara yönelmişlerdir. Bu yüzden Rab’bin halkı bozulmuştur.

 

Hepinizi Yeremya 13. Bölümü okumaya ve orada yazılanların sizin başınıza gelip gelmediğini yoklamaya davet ediyorum. İsyankar insanların sonu tutsaklıktır. Sormamız gereken soru şudur: Bu insanlar böyle davranmaya devam ederek nereye gidiyorlar? Bununla ilgili bir ipucu görebiliyor musunuz?

 

Eğer size bununla ilgili bir tavsiye verebilirsem şöyle derim: ‘’Rab dışında hiçbir şeyin ya da hiçkimsenin hayatınızı yönetmesine izin vermeyin!’’ Rab’bin Sözüne uygun yaşayamayanlarla dost olmayın çünkü onlar yüreğinize yerleşecekler. Yani bir başka ifadeyle, hayatlarınızı yönetenler onlar olacak. Rab’bin ayıpladığı her şeyden uzaklaşın! Şehvete, zinaya ve diğer günahlara dikkat edin (2. Timoteos, 3.2-5). Eğer benliğin isteklerine teslim olmazsanız canlarınız Mesih’te zafer bulacaktır. Unutmayın, fahişelik ve yeni şarap insanın yüreğini tutsak eder, yani anlayışını kapatır. Böylelikle kutsallık onlardan uzaklaşır (Hoşea 4.11).

 

Dünya benlikte yaşamaktadır ve bu yüzden benliğin isteklerini arzular (Romalılar 8.6-7). Dünyada olanlar sadece kendilerini tatmin etmekle ilgilenirler (1. Korintliler 2.14). Eğlenceleri, bayramları, şarkıları, giyinme ve yürüyüş tarzları, konuşma şekilleri, kısaca bütün davranışları tamamen düşmanın yönlendirişindedir. Rab’be ait olanların kutsal eğlencelerde bulunmaları gerekir, çünkü onlara ‘’Tanrısal ışığın çocukları’’ denmiştir ve bu yüzden buna uygun davranmaları gerekir (Luka 16.8). Onlardan hem evde, hem de dışarıda yaptıkları her şeyde Gerçeğe tanıklık etmeleri beklenmektedir (Filipililer 2.15).

 

Sizi kendi halkı olmaya, adını bilmeye, O’nu yüceltmeye ve övmeye çağırana kulak verin.

 

İsa’nın sevgisiyle,

 

Doktor Soares