Birçok insan biraz bilim öğrenmek için çok uzun ve zor dersler alıyor, geceler boyunca çalışıyor ve hatta bazıları sonunda hasta oluyor. İnsanın çağlar boyunca biriktirdiği ve başardıklarının çok faydalı olduğunu biliyoruz. Ama her şeyi yaratan Rab’bin bilgeliğini aramak çok daha iyi ve ödüllendiricidir. Ne yazık ki pek az insan kutsal yere gidip Rab’bi arıyor! Rab onu ve onun sözünü bulabileceğimiz bir tapınaktır! Onu arayan bulacaktır.

Rab’bin tapınağına hiç girdiniz mi? Bazen mi giriyorsunuz? Hiç mi girmediniz? Eğer girdiyseniz orada ne yapıyorsunuz? Pek az insan Kutsal Kitabı okuyup anladıkları üzerinde düşünmeye zaman ayırıyor. Ama bunu yapanlar ışığın hem kendi hayatlarında, hem de etraflarındaki diğer insanların hayatlarında parladığını görecekler. Böylece daha iyi hayatlar sürecekler.

Geçmişte insanlar Rab’bin Kutsal Ruh’una sahip değillerdi. Bu yüzden onlara Rab’bin çocukları denmiyordu, sadece hizmetkarları deniyordu (Galatyalılar 4:7). Sadece fiziksel tapınağa gidiyorlardı. Bugün gerçek bir tapınağımız var ve o ruhsal bir tapınak. Oraya gidenler yaşam buluyorlar, elleri boş dönmüyorlar çünkü Rab onlara kendisini açıklıyor.

Bu tapınak Davut’un Yüce Rab’bi aradığı yerdi; ona göre Rab güçlü Tanrı’ydı. Kim Rab’bin sözüne yaklaşırsa orada ihtiyaçlarının karşılandığını görür. Eğer şifaya ihtiyacınız varsa onu Şifa Veren RAB olarak bulacaksınız (Mısır’dan Çıkış 15:26). Eğer maddi yaşamınızla ilgili yardıma ihtiyacınız varsa onu El Şaday (Yaratılış 35:11) olarak bulacaksınız. Eğer ruhunuzun kurtulmasını istiyorsanız İsa Mesih’i, kurtarıcınızı bulacaksınız. Yüce Rab’bin yaşadığı yere gitmeyenler onu asla bulamazlar.

Mezmur yazarı yüreğini açtığında daha başka şeyler de söylüyor ve Rab’bi ne kadar istekle aradığını ortaya koyuyor. Ona göre Rab bir ölüm kalım meselesidir. Mezmur yazarı bu sığınağı, kaleyi ve İsrail’in Yardımcısını bulmaya kararlıydı. Bunun için hiçbir çabayı esirgemedi ve elinden gelen her şeyi Rab’bin yanında olmak için yaptı. Bugün aynı şeyi isteyenlerin de kafaları karışmamalı, çünkü Rab’bin isteklerini yanıtladığını görecekler.

Davut Rab’bi arayışının Rab’be yönelik ruhsal bir susuzluk olduğunu söylemişti (Mezmurlar 42:2, 63:1, 143:6). Ona göre en önemli şey göksel orduların kralı olan Rab’bi bulmaktı. Biz susadığımızda su bulmak için nasıl her şeyi yapıyorsak, Rab’bi bulmak isteyenler de aynı tavırda olmalıdır.

Mezmur yazarının bedeni bile Rab’bin varlığına hasretti. Bazıları için insan bedeni onları karanlık yerlere götüren, benliğin zevklerinin peşinde koşturan bir şeydir. Ama Rab’bin yolundakiler farklıdır çünkü Rab’be hizmet edenler Rab’be yakarır, ruhsal açlıklarını doyurmak için gereken her bedeli öderler. Yüce Rab olmadan mezmur yazarı kuru bir toprak gibi susuz olacağını söylemişti. Ama Rab’bi arayanların susuzluğu giderilir. Siz de aynısını yapın, sonuç alacağınız garantidir! (Yuhanna 6:35).

İsa’nın sevgisiyle,

Doktor Soares