Günün Mesajı

14/02/2018 - TEPKİ VERMELİSİNİZ!

“Gür bir ormana
Baltayla dalar gibiydiler.”

Mezmurlar 74: 5

Bu Asaf’ın Rab’bin Halkının Eski Antlaşma zamanında yaşadığı büyük bir sıkıntıyla ilgili anlatısına ait bir mezmur. Bugün birçoğumuz bu tür sıkıntılar ve acılarla karşılaşabiliyoruz. Peki ne yapmalıyız? Yukarıdaki ayetteki Rab adamı gibi yakarmalı mıyız? Yoksa bize öğretilenlere inanıp Rab’bin işini yürütmek için harekete mi geçmeliyiz? Belki i yakarışımız bir gece sürebilir ama Kutsal Yazılara göre sabaha sevinç doğacaktır (Mezmurlar 30:5). Rabbimiz bize onun adında yeryüzündeyken yaptığı işleri yapma gücü vermiştir. Söz’e göre onun yaptıklarından daha büyüklerini bile yapabiliriz (Yuhanna 14:12).

 

Düşman elindeki baltayla ilerlediği zamanlarda önüne çıkan ağaçların kalınlığını umursamayacaktır. Amacı hepsini indirip tamamen tüketmek için onlardan odun yapmaktır. Ama onun ne yaptığı ne de sahip olduğu hiçbir aracın hayatımız üzerinde ve yapmakla görevlendirildiğimiz işler üzerinde bir gücü yoktur. Sadece Rab’bin sözüne inanmadığımızda şeytanın baltası bize zarar verebilir.

 

Düşmanın silahları birçok insanı yenilgiye uğratmış, birçoklarını da yürüttükleri hizmetten uzaklaştırmıştır. Armağanlı, eğitimli ve hizmet etmeye hazır oldukları halde günahın tuzaklarına kapılıp düşebilmektedirler. Böyle durumlarda başta kazançlı görünen şey sonra bir yüke dönüşür ve geride sadece üzüntü, kuraklık ve taşıyacak büyük yükler bırakır. Kendimize şu soruyu sormalıyız: “Ne yapıyoruz?” “Zor zamanlardan geçiyorum” diyerek düşmana yardım etmemeliyiz. Çünkü görevimiz yaralıları iyileştirmek, düşmüşleri ayağa kaldırmak, çağrısı olanları güçlendirmektir. Bize verilen güç bütün bu mucizeleri yapmaya yeter!

 

Toplumumuzun Rab’bin çocuklarını iş başında görmesi gerekiyor. Mesela biz idam cezasının çözüm olduğuna inanamayız. Onu destekleyenler insan ahlakını düzeltmenin başka bir yolu olmadığına inanıyorlar. ‘Yozlaşma bugünkü demokrasimizde bir hastalıktır ve ahlaksızlığı cezasız bırakamayız, yoksa insanlar onu daha çok sever’ diyorlar. Ama biz böyle düşünemeyiz. Biz fark yaratmaya çağırıldık! Yuvalarımızın kutsal olması gerekir. Çocuklarımızın Rab’bin önünde kutsal anne ve babalara ihtiyaçları var. Pedofili, uyuşturucu ve sahtekarlık gibi şeytani şeylerle mücadele etmeliyiz.

 

İyi Haber’i duyurma görevimiz var ve bunun için sorumluluk alıyoruz. Rab’bin sunduğu çözüm budur. O zaman tepki verelim kardeşler! Bu yenileşme inancımızla başlamalıdır. Kutsal Kitap’ta hiçbir şey tesadüfen yer almıyor. Oradaki her şey Rab’bin gerçek kullarının doğru hareket edebilmeleri içindir. Olduğumuz yerde saymamalı, tam tersine, örnek kişiler olmalı ve Mesih’teki haklarımızı kullanmalıyız!

 

İsa’nın sevgisiyle,

Doktor Soares