Pavlus düşmana hizmet edenlerin kiliseye sızabileceğinden korkmuştu. Ruhsal konular söz konusu olduğunda saf olmamalıyız. Elçi Pavlus’un bahsettiği bu kişiler Rab’bin halkına oldukça farklı öğretiler veriyor, çılgın hikayeler uyduruyorlardı. İnsanın bilgeliği ruhsal konularda faydasızdır; Yüce Rab’bin çocuklarına tek fayda iman ile sağlanır.

Kutsal Kitap, Rab ve ona kulluk edenler sadece buğday ekseler de tohumlar filizlenirken arada delicelerin de büyüyeceğini işaret etmiştir (Matta 13:24-30). Düşman kendi hizmetkarlarını Rab’bin halkının arasına sokabilir. Onlar birçok kişiyi imandan vazgeçmeye ayartmayı başarırlar ama bunun karşılığında elbette büyük bir bedel ödeyeceklerdir. Kilisede öğretilecek tek bir öğreti vardır: Kutsal Yazıları okurken ya da sözün vaazını dinlerken bize doğrudan Kutsal Ruh’un öğrettiği Kutsal Kitap öğretisi.

Yanlış öğretiler yayanlardan hepsi şeytanın kulları değildir; bazıları bunu saf oldukları için yaparlar. Ama bu da masum değildir çünkü Rab’bin gerçek kullarının zihinlerinde kargaşa yarattıkları için sorumluluk almalıdırlar. Bu hataya nasıl cesaret ettiklerini anlamak güçtür. Yüreklerinin niyetlerinin bir gün açığa çıkacağına inanmıyor gibidirler.

Peki bu insanlar müjdeye aykırı olan bu öğretileri neden uydurup yayarlar? Kimsenin kimseye başka şekillerde yardımcı olamayacağı uyarısının farkında değiller midir? Rab’bin işi için zorluk çıkarttıklarını anlamazlar mı? İsa ne sebeple olursa olsun öğrencilerinden birini yoldan saptıranların boyunlarına bir değirmen taşı bağlayıp denize atılsalar onlar için daha iyi olacağını söylemiştir (Matta 18:6). Tek bir insanı bile Rab’bin yolundan saptıranların vay haline! Başlarına gelecekler hakkında hiç düşünmeyen birçok çılgın vardır.

Bu öğretiler genelde özel mucizeler yaşandıktan sonra çıkarlar ama hiçbiri gerçeğin ışığından geçseler onay alamazlar. Bu uzman yanıltıcılar birçok insanın kendilerine inanmasına sebep olurlar. Tek söyledikleri kendi akıllarından çıkan tuhaf şeylerdir. Yani sadece yalandırlar. Kimileri çok acı çekip şehit olan, Rab ile karşılaşıp melekler tarafından ziyaret edilen bazıları insanların hikayelerinden bahsediyor. Ama onların söylediklerinin pek azı doğrudur ve ruhsal olarak hiçbir faydaları yoktur.

Rab’bin halkı Rab’bin sözüne kulak vererek edindikleri imanla yükselirler (Romalılar 10:17). Rab’bin işi iman olmadan yapılamaz. Kilise Rab’bin sözünü duyurmayı ihmal edip boş felsefelerin ikna etme tekniklerine ya da insan kaynaklı pazarlama ilkelerine başvurduğunda geriye bir avuç saçmalıktan başka bir şey kalmaz. Babamızın yetkisi olmadan çalışanlar düşman için çalışırlar. Kilise Rab’bin bize verdiği imanın temelinde kurulmuştur!

İsa’nın sevgisiyle,

Doktor Soares